30 Mart 2007 Cuma

Büyüklere Masallar



Uludağ'ın sade gazozu ve eğer bulabilirsem naneli gazoz. Babamızın dizinde masal dinlediğimiz ve kimsenin bizi kıramayacağına inandırıldığımız zamanlardan kalan en güzel alışkanlıklardan biri... Yalan halbuki, nerde o kimsenin birbirinin nasırına basmadan yaşayıp gittiği yer? Kırılmaktan korkan fanusta yaşasın. Misal 19 litrelik su damacanasını taşıdı diye yatağa düşen kızlar daha ağır yükler altında nasıl olacaklar?(altında mana aramayınız.) Fotoğraf benim Nikon'un objektifinden, yer Eyüp Sultan Tepesi, haha yok şaka, Pierre Loti Tepesi, tahta iskembleler... Çalan şarkı "Dreaming Tree/ Dave Mathews Band." Hayret ki ne hayret, ben bu şarkıyı doğru anlamışım. Yıllarca "The Everlasting" in "when our smiles were genuine" bölümünü "when smiles a virgin woman" diye söylemişliğim, söylemekle kalsam yine iyi, etrafımdakilere "bu Manics uçmuş abi, hem vijin, hem de kadın nasıl oluyor!!!" diyip durmuşluğum var. Birisi bile uyarmamış işin kötü tarafı, demek ki olunabiliyormuş, herşey beyinde biter klişesi doğru sanırım. Siz hiç "From Despair To Where" ile "Door To The River" ı peşpeşe dinlediniz mi? Ne alaka mı? Ben de bilmiyorum, esti öylesine...





she thinks when she was small

there on her father's knee

how he had promised her

"you'll always be my baby"

"daddy come quick

the dreaming tree has died

i can't find my way home

there is no place to hide

the dreaming tree has died"

take me back

save me please


"saklanacak yerimiz kalmadı!"




Çünkü;






...
i welcome your new life for me



forgive me, let live me



set my spirit free



losing, it comes in a cold wave



of guilt and shame all over me



child has arrived in the darkness



the hollow triumph of a tree

...


Bir kere de meyn-strim ol yahu!

2 yorum:

ezop dedi ki...

Bu şarkıları kendi algıların çerçevesinde yorumlama işi çok yaygın birşeymiş, hatta bununla ilgili bir internet sitesi bile yapmışlar.Adını tam hatırlamıyorum ama abuklaştırılmış şarkı sözleri arşivini okudukça insanın karnına ağrılar giriyor gülmekten. Aaa ben de bunu böyle söylüyordum diye itiraf ediveriyorsun. Hiç unutmuyorum ben sadece yabancı dildekileri değil kendi anadilimdeki şarkıları bile yanlış anlama becerisine sahip bir insanım.Levent Yükselin bir şarkısını sözlerini okuyuncaya dek "dolmuşlar havalandı" diye söylemiştim. Bir de anlam veremiyorum tabi dolmuşlar niye havalanıyor diye. Hadi o zaman tıfıl bir canlıydık, şimdi büyüdük dana olduk hala yanlış anlayıp o şekilde söylemeye devam ediyorum.Hayır eğlenceli olmuyor değil ama millet bir miktar kafadan özürlü muamelesi yapması adama ucundan dokunuyor.

Ezgi dedi ki...

:))

Özürlü muamelesi yapan insan kendine baksın Ezgicim ya... Misal ben "The Everlasting" in sözlerinin doğrusunu öğrendim diye alışkanlığımı mı değiştireceğim, halt etmiş onlar. Yine bildiğim gibi söyleyeceğim.:) Şu site neymiş merak ettim, adresi bekliyorum senden.

Yorum Gönder

Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites More

 
Design by Free WordPress Themes | Bloggerized by Lasantha - Premium Blogger Themes | Best Web Hosting Coupons