10 Haziran 2009 Çarşamba

Bu dünya bensiz, sessiz...

Bu akşam bindiğim füniküler, tünelin tam ortasında makinistin deyişi ile "teknik bir aksaklık" nedeni ile durdu. Makinist, panik yapmamamızı söyledikten sonra havalandırmayı kapattı ve aracın içine yavaş yavaş boğucu bir hava çöreklendi. Bu arada kimi zevzekler "oğlum, bize beyaz ışık göründü galiba, öte tarafa havale olmayalım, puhahahaaaa!" şeklinde neşelerini buldular. Yanındaki adamla sohbet eden bir kız "ay ölcez galiba burda..." diye bağırarak kahkahayı patlattı. Hemen yanıbaşımda oturan yaşlı adam içerideki havanın kaç dakika daha bizi idare edeceğini sormaya başladı. Bir başkası izlediği bir filmden sözetti. Filmin adı "Günışığı" imiş, filmdekiler kapkaranlık bir yerden aydınlığa kavuşmak için uğraşıp, duruyorlarmış falan.


Baktım, bana bir tuhaf haller oluyor, daha önceleri esamesi okunmayan klostrofobik hisler peydah olmaya başlıyor, hemen müzikçaların sesini yükseltip ekolayzırı "Rock" a ayarladım. Kayıtsız bir tavır takındım, yanımdakiler huzursuzlandıkça "size bi şey olmasın baba" ifademle kendimi bile şaşırttım. Bu sahte kayıtsızlığın altında vır vır vır uğursuz uğursuz söylenen ahaliye "susun ulan boşboğazlar" diyip vukuata mahal vermemek vardı aslında. Öyle bir durumda aklı serin tutmak gerek, yoksa biz de biliyoruz başımıza gelebilecek en son şeyi.


İşte bu heyecan dolu dakikalar eşliğinde bendenize eşlik eden müzisyen, Ayo idi. Tam da "dünyada yaşanacak günlerim bitmemiş olsun, kış beyaz ışık kış" diye duamsı şeyler mırıldanırken "Without You" şarkısı çalmaya başladı. Aman o da ne, şarkıyı "kendime" hediye edesim geldi, bensiz hayat nasıl geçer diye ızdıraplı düşüncelere daldım, gözlerim ıslandı, burnum kırıştı, kimsenin yapamadığını başarıp "oracıkta kısılmış kalmış" olmanın dayanılmaz ağırlığını yaşadım. Sonra geçti, gitti. Olacaksa çabuk olsun dedim, çat diye, bir anda.


Sonra beyaz ışık dağıldı, etraf yeniden rengarenk ışıkla doldu. Bol tuzlu bir süt mısır yiyip, denize baktım. Kendi kendime söz verdim, yeterince "yaş aldıktan" sonra, yüksek tansiyondan bir anda gidigivereceğim. "Kimin nasıl gideceği belli olmaz" demeyin, bunu zaten bilmiyor değilim.





0 yorum:

Yorum Gönder

Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites More

 
Design by Free WordPress Themes | Bloggerized by Lasantha - Premium Blogger Themes | Best Web Hosting Coupons