25 Haziran 2009 Perşembe

Aşkın Yapılması

Dün metroda bir kitabın reklamı ile karşılaştım. "Tadını çıkardık aşkın, aşk yapmaların" gibi bir tanıtım yazısı vardı. Bana bir gülme krizi geldi okur okumaz. Güldüğüm şey de saçma sapan bir şey aslında, "aşk yapmak" sözcüğü. Sıcak, rötar yapan metro ve dün 9-6 süren bir toplantı arasında soluklanmak için kaçılan kokoşların uğrak yeri olan bir mekanda onca şıkıdım arasında atleti ve vücudundan fışkıran kıllarıyla dolaşan vatandaşın imgesi üstüste geldi, üzerine bir de uykusuzluk binince durduk yere kıkırdayıp duruyorum iki gündür.



"Aşk yapmak" sözcüğü hani şu İngilizce'den apartılmış gudik sözcüklerden biri, "make love" ın çevirisi bildiğiniz gibi. Her duyduğumda aşk yapılabilen bişey demek ki, içinde hangi malzemeler var acaba, aşk yaptım, yedek parça arttı vs. ucubik şakalar yapıp kendi kendime pek bir eğleniyorum.




Oysa ki Türkçe'de iki kişi arasındaki tensel birlikteliği anlatan harkulade bir sözcük var: "sevişmek". "Sevmek" ten türeyen, aldığı işteşlik eki ile paylaşılan bir eylem olduğu vurgulanan, Türkçe'nin belki de en güzel sözcüklerinden biri... Bu dururken, "yapmak" gibi sevimsiz bir eki olan, sanki kafaya silah dayamış gibi bir anlam katan diğerini kullanmaya ne gerek var? Üstelik de üzerinde çalışırsanız harika bir üslup oluşturmaya olanak sağlayan Türkçe gibi bir dilde yazılmış bir yazılı eserde "aşk yapmak" ucubikliğini kullanmak niye? Kendi dilimizde öykümüzü anlatırken dublaj dili kullanmanın ne anlamı var?








0 yorum:

Yorum Gönder

Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites More

 
Design by Free WordPress Themes | Bloggerized by Lasantha - Premium Blogger Themes | Best Web Hosting Coupons