6 Haziran 2009 Cumartesi

Bir pazar günü rastladım sana, Arnavutköy Şenliği semalarında

Havalar ısınmaya başlayınca haftasonlarının keyfi bir başka oluyor. Hele de İstanbul'da... Pazar günlerinin çocukluğumda banyo, çamaşır, ütü ve ödev günü olarak zihnime kazınmış olmasından mütevellit, pazartesi gününün stresini emdiğini düşünmüşümdür hep. Her ne kadar artık çamaşır, banyo , ütü , ödev vs... günü olarak geçmese de şu mütevazı yaşamımda, yine de ertesi günün rehaveti pazar sabahından çöker üzerime.İşte bu yüzdendir ki pazar günleri gerçekleşen aktiviteler, hele hele güzel bir hava eşliğinde zühur eden festivaller, insanın pazarını bir anda cumartesi ritmine kavuşturabilir.


Yarın- hatta saat itibariyle bugün- Arnavutköy, 10 yılın ardından "Geleneksel" ünvanını - birinci yıllarıyla gelenekselleşmiş addedilen etkinliklere nispet yaparcasına- kazandığı ve tepe tepe kullandığı "Arnavutköy Şenliğine" bir kez daha ev sahipliği yapacak.


Saat 14:00'te başlayacak şenlik, sponsorların değil, tam da Arnavutköy ahalisinin ellerinden çıktığından sivil bir inisiyatif olma özelliğine sahip.


Eğlence ve dinlencenin dışında etkinlik aynı zamanda Arnavutköy'e inşa edilmesi ara ara gündeme gelen üçüncü köprü projesine karşı da bir eylem niteliği taşıyor.


Arnavutköy'ün sevilen simalarından Türkan Saylan'ın ve Günhan Danışman'ın vefatleri her ne kadar festivalin bu yıl öncekilerden daha hüzünlü geçeceğinin sinyallerini verse de; binbir elişi standıyla gözlerin, yemek standlarıyla midelerin, canlı müzikle de kulakların pasının silineceği aşikar.


30 derecelik enfes bir havada, Boğaz'în kıyısında İstanbul'un tadı damağımda kalsın diyenler Arnavutköy'e buyursunlar...

0 yorum:

Yorum Gönder

Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites More

 
Design by Free WordPress Themes | Bloggerized by Lasantha - Premium Blogger Themes | Best Web Hosting Coupons