23 Temmuz 2007 Pazartesi

22 Temmuz-2

Image Hosted by ImageShack.us

Memleketimize demokrasi geldiğinden bugüne tam 16 kez sandık başına gitmişiz. Yaş itibariyle bunların sadece son ikisine iştirak buyurabildim. Bu sefer oy vermeye daha bir hoplaya zıplaya gittim, oyumu vereceğim kişiye güveniyordum zira. Sandık görevlileri pek kibar ve güleryüzlüydü. Sürdükleri çıkmaz mürekkebe sesimi çıkarmadım ama akşam haberlerde öğrendim ki Demirel ve Netekim Paşa arıza çıkarmışlar. Onlar da vatandaş, ben de vatandaşım. Onlar daha vatandaş ama. Hani Orwell diyor ya “bütün hayvanlar eşit ama bazı hayvanlar daha eşittir.” diye, o hesap. Gerçi ikisi de tarihin en çıkmaz mürekkebiyle damganladı, seçim mürekkebi eksik kalsın parmaklarında. Yine de “küçük dağları ben yarattım” egolanmaları sinir bozucu. Marmaris Paşası şey demiş, “Siz benim kim olduğumu biliyor musunuz?” Haşa haşmetmahap, sizin yüzünüzden bizim evin kütüphanesinin yarısı toprağın yedi kat dibinde. Sizi 50’lerde doğan ve 80’lerde genç olanlar ve o gençlerin 80’lerde doğan çocukları nasıl unutabilir netekim?


Yiğit Özgür'ün Seçim Karikatürü. Büyütmek için resmin üzerine tıklayın.

Dün kiminle seçim hakkında konuşsam “Nasıl ya? Nasıl bu kadar çok oy olabilir?” diye söylenip duruyordu. This is a pencil, afedersiniz, demokrasi, ey halk… Demokrasi çelişkili bir rejim. Çoğunluk karaya ak diyor diye kara ak oluyor. (söz meclisten ziyadesiyle dışarı, teşbihte hata olmaz.) Bu kadar basit. Demokrasiyi fevkalade eksikli gedikli bir rejim olarak gören bir birey olarak yüzümde rahat bir sırıtışla karşıladım sonuçları. İstatistiklere göre her iki kişiden biri AKP'yi oylamış. Herkesi bir paranoya aldı şimdi. Herkes "kim AKP'ye verdi ki oyunu?" diye bakınıyor etrafa. Ben şahsen üst ve alt komşudan, bir de laz bakkaldan şüpheleniyorum. Hayır, oy pusulamı 5 kere kontrol edip kolalı gömlek gibi özene bezene katlamamış olsam (sırf oyum yanlışlıkla İbrahim Tatlıses'e gitmesin diye) kendimden bile şüphelenebilirdim. Muhtemelen bu satırları okurken siz benden şüpheleniyorsunuz zaten. Ben de sizden şüpheleniyorum. Sorsanız herkes şaşırıyor AKP'nin oyunun 5 milyon kişi artmasına. Sorsanız kimse oy vermemiş. Bu işin şakası, aslolan herkes halinden ahvalinden memnun demek ki. An itibariyle aksi bir açıklama gelmediğine göre buna CHP de dahil. Milletimiz CHP’yi onore edip ana muhalefet görevine layık görmüş. Atadan öyle gördük diye, Allah Kurtarsın Partisi (AKP) olmasın da ne olursa olsun diye oy verenlerin yüzü suyu hürmetine CHP ikinci parti olarak çıktı sandıktan. Bunu elbette başarı sayıyorlardır. Oylarını 5 senede %1 (yazıyla yüzde bir) arttırdıklarını saydıkları gibi. Tabi bu arada CHP adayları mitingci Serter ve Arat teyzeler de mecliste. Arat, Ufuk Uras’a seçimden önce “bu kadar konuştunuz, şehitlerden söz etmediniz?” minvalinde laflar ettiydi katıldıkları bir programda. Uras da “Bahsedeyim efendim, şehitler üzerinden siyaset yapılmasına karşıyım ben.” demiş, gülümsetmişti. Sırf Uras, Arat ve Serter için Meclis TV’ye abone olacağım.

Halka bazı burnu büyükler “aptal” falan diyor (işin ironik tarafı zamanında bu lafı eden adamı yobazlarla bir olup ağızlarından tükürük saça saça Sivas'ta yakmaya kalkmışlardı, şimdi mezarına gidip özür diliyorlar.) ama bence bunu diyen iki kere düşünsün: Halk ne sağcıyım ne solcu, orducuyum orducu diyenlere mi güvensin, yoksa iple meydan ortasında ip-şov yapan kafatasçılara mı? Sonuç olarak eski halimize dönebiliriz Allahın izniyle. Pazarda mikrofon uzatılınca “düşük enflasyon buralara uğramıyor” demeler, fındığın, buğdayın, çayın kilo fiyatını az bulmalar, oğullara-kızlara alınan gemiler, kimi bakanların 600 adet dairesi olduğu gerçeği, yakılan 2B arazileri, gayrı meşru(?) cinayetler ile dolu yaşamımızdan çoğunluk memnun. Çoğunluk biliyor ki istikrar herşey. Çoğunluk diyor ki sanki başkası gelse daha güzel olacak herşey. Çoğunluğa deniyor ki ekonomi büyüyor, Türkiye gelişiyor. Özetle, millet iradesinden sual olunmaz ve sandık iradesine hürmet etmek doğru olandır. This is the oricinıl demokrasi, ab şeypır değil.

Not: Baskın Hoca meclis’e giremedi ama gölge kabine olarak yola devam edecek. Ufuk Uras’a ise temsil görevinde başarılar dilerim. İlk icraatı Hrant Dink dosyasını meclis gündemine aldırmak olacakmış.

Ek: Zülfü Livaneli'nin Vatan Gazetesi'ndeki köşesinde ilginç bir yazı yayınlandı. CHP'nin kadim başkanı Sayın Baykal'ın Sayın Erdoğan ile oturduğu pazarlık masasını aktaran bu yazıya Sayın Baykal "Demokrasinin gereği olarak AKP'nin 360 sandalye kazanmasını tebrik etmek gerekirdi." diye yanıt verdi ve demokratik(!) tavrını bir kez daha ortaya koymuş oldu. AKP'liler Sayın Baykal'ı onursal başkan ilan etmelidirler bence. Halka seçimi nedeniyle aptal diyenler bir daha düşünsün, zira beğenin ya da beğenmeyin, sandıktan en demokratik ve de istikrarlı sonuç çıktı 22 temmuz'da.


5 yorum:

resmiye engel dedi ki...

yaşasın akp

kazandık onurluyuz

ay!

Ezgi dedi ki...

Allahın inayetiyle yola devam.

Amiiiiiiiiiin!

Gebze M Tipi Cezaevi'nden Sebahat Tuncel dedi ki...

meclise girdik

söz bizdeee!!!!!!!!!!!!!

Arto dedi ki...

Ben demokrasi kazansın dedim ve demokrasi kazandı!

Sanatımı demokratik bir ülkede icra edecegim için mutluyum!

Anonymous dedi ki...

Tespitlerinize katılıyorum. Çoğulcu demokrasinin getirdiği sonuca inansa da inanmasa da herkes saygı duymak zorunda.

Ana muhalefet görevine layık görülen CHP, koltuğuna kene misali yapışanları sorgulasın önce.

Bu sonuç 27 Nisan Muhtırası'na cevaptır. Sivil yönetilme arzusudur.

Ha, maalesef AKP'dir sonuç ama önce herkes bunun sebebini kendine sorsun.

Yorum Gönder

Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites More

 
Design by Free WordPress Themes | Bloggerized by Lasantha - Premium Blogger Themes | Best Web Hosting Coupons