14 Aralık 2007 Cuma

Harbiye'de bir veda havası



MUSTAFA DERMANLI mdermanli@gmail.com

Lorca, İspanya'nın en önemli şairlerinden biriydi. 38 yıllık kısa yaşamına birçok oyun ve şiir sığdırmıştı. Kanlı Düğün, Eskicinin Tazesi, Yerma gibi oyunları İspanya'da çok tutmuş, şiir kitaplarıyla ün yapmaya başlamıştı. 1936 yılında faşistlerce öldürülmeden kısa bir süre önce Bernarda Alba'nın Evi adlı oyununu yeni bitirmişti. Bu oyunun sahnelenmesini bile görememişti mezarı hâlâ bilinemeyen, gencecik nazizim ve milliyetçilik karşıtı Federico Garcia Lorca.

Muhsin Ertuğrul, tiyatro tarihimizin en önemli isimlerinden belki de ilk sırada olanı. Yurtdışında aldığı eğitimin akabinde Darülbedayi Osmani'nin kuruluşuna katkı sağladığında henüz 22 yaşındaydı. İlk kez bir Brecht oyununu onun sayesinde gördü gözler bu topraklarda. Shakespare'in birkaç oyunu nedeniyle eleştirilerin hedefi haline geldiğinden hemen sonra görevden alındı. Cumhuriyet tarihinde Devlet Kültür Armağanı'na layık görülen ilk sanatçıydı. Zaten bu ödülü aldıktan yaklaşık 7 yıl sonra, 1979'da da vefat etti.

'KAPIYI AÇ'

Muhsin Ertuğrul adını, liseye yeni geçtiğimde bir dergide gördüğümü, sonrasında edebiyat derslerinde kulağımda kaldığını hatırlıyorum. Lorca'dan "Dinle, yavrum, sessizliği / Dalgalanan sessizliği / kayan vadilerin yankılandığı / sessizliği / alınları toprağa eğilten / sessizliği" dizelerini üniversiteye yeni başladığım bir dönemde fark ettim ve ilk kez Muhsin Ertuğrul Sahnesi ile tanıştım aynı dönemde: 'Kapıyı Aç...' Bir karı kocanın gündelik yaşantılarını irdeleyen, çocuklarıyla ilişkilerini bir dengede tutmaya çalıştıkları, hüzünlerini, sevinçlerini, aynı zamanda da sadeliklerini izleyici ile paylaştıkları bir oyundu diye hatırlıyorum.

KASIMDA VİRGÜL ARALIKTA NOKTA

Bu yazı öyle ironi dolu oldu ki öyle farklı noktalara uzadı ki anlatamam! Lakin bana 10 yıl önce Kapıyı Aç'an tiyatrom, son oyununu sahneleyemeden faşistlerce öldürülen Lorca'nın oyunu Bernarda Alba'nm Evi ile elveda diyor. Kasım ayında veda ederken bir virgül koymuştu ama ne acıdır bu kez noktayı koyup elveda demenin zamanıdır.

İstanbul'un girişine heybetli bir heykel dikip, bu heykeli İstanbul'un ikonu yapmayı düşleyen zihniyede tastamam doğru orantılı bir iş olduğundan dolayı, birçok sanatseveri şaşırtmayan bu yıkım kararı, ocak ayından itibaren işlemeye başlayacak. Plan, Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nin yıkılıp, yerine Harbiye Kongre Vadisi Avan Projesi kapsamında bir kültür kompleksinin yapılması. Bu kompleksin içeriği henüz detaylarıyla kamuoyuna anlatılmadı, yıkım kararı netleşse de projenin ne zaman tamamlanacağına dair kesin bir şey de söz konusu değil. Kaldı ki tiyatro oyuncularının ve sanatseverlerin birçoğunun çekincesi Muhsin Ertuğrul Sahnesi yerine bir tiyatro sahnesinin yapılmaması.

Yüreğiniz kaldınrsa ve de yer bulabilirseniz 26-30 Aralık tarihlerinde 'Bernarda Alba'nm Evi' ile bir zamanlar kapısında kestaneler pişen, tiyatro öncesi sohbetler yapılan, silueti, ahengi, havası bir başka güzel sahnemize 'elveda' deyiverin.

Not: Bu yazı Mustafa Dermanlı'nın izni ile yayınlanmış olup, aslı 12 Aralık 2007 tarihinde Birgün Gazetesi'nde yer almıştır.


0 yorum:

Yorum Gönder

Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites More

 
Design by Free WordPress Themes | Bloggerized by Lasantha - Premium Blogger Themes | Best Web Hosting Coupons