Bu sözlerle başlayan cümlelere o kadar aşina olduk ki.. Yalnızız ama...Her daim bir bahanemiz var.
Yalnızlığımızı haklı çıkaracak bir nedenimiz var. Bazen birden fazla.Acımız var. Ağrı ve sızımız. Sızıntımız, mızmızlığımız..Yalnızlığı yeğleyecek o kadar çok "şey"imiz var ki. Yalnız olmamak daha şaşırtıcı sanki.
Artık hepimiz ayaklarımız üzerinde durabiliyoruz ya hani.Madden ve manen bir başkasına ihtiyaç duymak garip.Bireysellikten kaçış yok, çıkış yok.. Aksi mümkün değil.
11. Uluslararası İstanbul Bienali kapsamında geçtiğimiz hafta cuma akşamı arkadaşımız Recep Akar'ın da "Orada" isimli kısa filmiyle katıldığı "Yalnızım, Ama (I am alone, but) " isimli sergi Cihangir Daire-i Sanat galerisinde gösterime açıldı.
Küresel dünyanın toplumsal olarak hareket etmeyi gerektiren riskleri ve çelişkileri karşısında bile birey olarak hareket etmeye, sorunları ve sorumlulukları tek başımıza sırtlanmaya mahkum edilişimizden hareketle hazırlanan sergide yerli ve yabancı toplam 9 sanatçının eseri bulunuyor.
Film, fotoğraf ve yağlıboya resimlerin bulunduğu sergiye gidiniz ve geziniz efendim.
Fotoğraflar Deniz Ünal'ın Sandalye adlı eserinden..
0 yorum:
Yorum Gönder