Günlerden bir gün, ki bir yaz günüydü o gün, öyle bunalmış, öyle sıkılmıştım ki, gitsem demiştim, alıp başımı gitsem uzak diyarlara... Öyle içten, öyle çok dilemişim ki herhalde, dileğim oluverdi. Bir Pazartesi gecesiydi, bir küçük kırmızı bavul ile çıktım yola, istikamet Cide. Yine.
Yann Tiersen'ın yeni albümü "Tabarly"i dinledim yol boyunca. Denizle varolmuş bir kasabanın yoluna basma elbisesiyle yol alan yalnız bir kıza denizci ninnileri yakışır diye düşündüm.
Güneşin doğuşuna Amasra'da tanık oldum.
Aklıma koymuştum nicedir, Gideros'ta yüzmeden ölmeyecektim.
Güneşin batışını yüzmekten bitkin düşmüş halde tırmandığım bir kayanın üzerinde izledim.
Güzeldi, çok özeldi.
Sonra dönüşe yakın, sınırın hemen öte yanında savaş ilan edildi. Dönüş yolunda Sezen'in yeni albümünden "Yol Arkadaşım" dönüp durdu müzikçalarda.
550. km'nin sonunda yine yeniden İstanbul. Gazetelerin manşetleri sivil ölümleri duyuruyor. Binlerce.
Televizyonu açıyorum, TRT3'ü. Olimpiyat Oyunları'nı izliyorum çocukluğumdaki gibi. Hayal kurmak için uzaklaşıp dolaba sığınmış bir çocuk gibi.
0 yorum:
Yorum Gönder