Burada bir parantez açmak gerek. İnsanlar filmde çalan müziğin kime ait olduğunu merak edip araştırınca Fanfare Ciocarlia adına ulaştılar. Yani "Fallen Art", Fanfare Ciocarlia için bir dönüm noktası oldu. 9/8'liklere alışık olan biz gibiler kadar, soğuk ülkelerin bet benizli insanlarına da göbek atmayı öğrettiler ve "müziğin hızlı şeytanları" lakabını kaptılar. Öğrendik ki 36 saat kesintisiz çalma potansiyeline de sahipler ancak bizde o kadar dayanacak hal kalır mıydı, bilemiyorum. Aslında dün akşam Fanfare Ciocarlia İstanbul'daydı ve bir anlamda fingirdek ritimlere ne kadar dayanabileceğimizi test ettiler. Kendi adıma, 3 hafta önce yine göbek atarken tendon bağlarını kopardığım sol ayağımdaki alçıyı 2 gün önce atmış olmama rağmen, iyi bir sınav verdiğimi düşünüyorum. Linda da ona keza.
Fanfare Ciocarlia 36 saat olmasa da 3 saat sahnede kaldı. Yalnızca 5 dakikalık bir aranın haricinde ne onlar nefes aldı, ne dinleyenler. Bir an dönüp arkamıza baktığımızda, Yeni Melek'in bir düğün salonuna dönmüş olduğunu görüp pek eğlendik. Fanfare Ciocarlia gibi bir grubu üst balkonda ve klasik müzik konseri dinler gibi oturarak dinleyen tiplere gözümüz kaydığında ise kahkahadan yıkılıyorduk. "Nasıl dayanıyorlar yahu?" dedi Linda, hakikaten nasıl nasıl nasıl?
Bir ara göbek atmaya kaptırmış giderken sahnedeki elemanlardan biri -en parlak gömleği giymiş olanı- sahneden salona doğru "ohhhh, yandan yandan, iyi kıvırtıyorsun" babında bir işaret çaktı. Ben de "ayağım sakat olmasa gör sen beni" babında ayağımdaki sargıyı gösterdim. Konserin sonlarına doğru aynı tip yüzük parmağını gösterip zat-ı alime izdivaç teklif etti. Fanfare Ciocarlia gelini olma fikri bir an için cazip gelse de rüyamdan Linda uyandırdı: "Bunların onlarca çoluğu çocuğu vardır, karıları da bütün gün boklu bez yıkayıp turneden dönsünler diye bekliyordur." CD'lerini alıp dinlerim, arasıra da konser için gelirler buralara, fazlası zarar, diye düşünüp parlak çizgili gömlekli talibimi refüze ettim.(!)
Konser, seyirci arasında icra edilen "Ederlezi" ve akabindeki 2 parça ile sona erdi. Gördük ki 3 saat hiç oturmadan göbek atılıyormuş, gördük ki Fanfare Ciocarlia'yı 2 sene beklemeye değmiş, gördük ki anlatılanlar efsane değil, gerçekmiş.
3 yorum:
O ayakla inat edip attın göbecikleri yani...Helal olsun, ne diyim.:)))
Sefan olsun, de.
Sefaaam olsun.:)
bir de gördükki ben ağzı açık ayran elisi gibi bir o müzisyene bir diğerine bakarken ikinci yarıda kendimi tutuamamış ve bende göbek atmaya başlamıştım. :) zaten insan yerinde duramıyor Fanfareyi dinlerken ama o muhteşem konserdeki performanslarına hayran kalmamak elde değil.yani hiçtempoyu düşürmeden 3 saat. süperdi.gerçektende deydi. hala yüksek ses yüzünden benim kulaklarımdan birinde çınlama bitmedi ama iyi oluyor günlerdir zırt pırt fanfare konserinden alıntıları mırıldanıyorum. Gerçekten de değdi o kadar beklediğimize. Ezgi çok sağol !!!
Şunuda unutmamak lazım ! Konserin sonunda grup tüm üyeleri ile son 4 parçayı seyircilerin arasına hiç çekinmeden ve korkmadan inerek çaldı. Herhalde bu anlamda şimdiye kadar gördüğüm en cesur gruptu Fanfare Ciocarlia.
Dip Not.O izdivaç teklifinde bulunan grup üyesinin Ezgi hanımın bizzat elini öptüünü ve kibarlığını herkese belli ettiğini söylemek lazım :)Bilemiyorum ezgi. umarım senin aklını çelmeme rağmen hala aklında bir soru işareti yoktur :)
Yorum Gönder