"Çocukluktan sıkılıp büyümek için acele ediyorlar, sonra çocukluklarını özlüyorlar. Para kazanmak için sağlıklarını yitiriyorlar, ardından sağlıklarını geri almak için para ödüyorlar. Yarından endişe ettikleri için günü unutuyorlar. Bu nedenle ne günü, ne de yarını yaşayabiliyorlar. Böylece hiç ölmeyecekmiş gibi yaşıyor, hiç yaşamamış gibi ölüyorlar." (Platon)
Goddess Artemis, "İki Tane Özlü Söz Yazmak" miminde paslarından birini bana atmıştı. Babamın gri kaplı defterini karıştırdım ve Platon'un yukarıdaki sözünü şu andaki ruh durumuma uygun bulduğum için buraya alıntıladım.
İkinci özlü söz için, özlü söz sayılmaz pek biliyorum ama, The Beatles'ın "Hey Jude" şarkısından birkaç satır seçtim: "hey jude, don't make it bad/take a sad song and make it better/ remember to let it into your heart/ when you can start to make it better..."
Böyle yaptım, çünkü beynim birbiriyle tamamen alakasız görünen şeyleri tuhaf bir bağ ile bağdaştırma yetisini kullandı ve "Hey Jude" şarkısı ile Platon'u aynı şey ile ilişkilendirdi: "Hayatın hüzünlü tarafını alın ve onu daha neşeli, yaşanılır kılın. Gri tonlarda bir şehir alın, sonra o şehrin küçük bir mahallesinde yaşayan çocukları bulun ve o şehri neşelendirin." (Ezgiklitos, M.S. 2007, "İstanbul Trafiğinde Herkes Biraz Filozoftur." adlı kitabından.)
Gelelim pas kısmına. Bu yazıyı okuyup da minik oyunumuza katılmak isteyen herkesi mimliyorum.
0 yorum:
Yorum Gönder