Dışarıda yağmur, dizde battaniye, kucakta kedi(ler) falan, fevkalade ormantik bir kış ambiansı yaratmışız, hani o çok özlenen-sevilen cinsten. Dünkü gazetede bir haber gözümüze çarptı. (kendisinden biz diye bahsedenlerden değilim çok şükür, kanepe kalabalık. Kucakta Cancan, yanda Kedi Jr., ayak ucumda Felicita, hep birlikte gazete okuyoruz. Aslında ben okuyorum, onlar gazete sayfalarını yiyorlar. Yine de sokaktan kedi evlat edinmek isteyenlere kötü örnek olmak istemem. Kedi güzeldir.) Mevzu bahis gazete Birgün, yazı ise “Plazacılar, asıl siz utanın!” başlığını taşımakta. Yazının kaynağı Beşiktaş'ın vahşi taraftar sitesi penche.com olarak gösterilmiş, yazarı ise mechul. İşte o yazıdan bir alıntı yapasım geldi, Rihanna filan yalan oldu bir anda... İster gelir, ister gelmez yani, paşa gönlü bilir.
Yazının alıntılamadığm bölümleri, en az burada okuduğunuz paragraflar kadar güzel! İncelemenizi önerir, elime bir miktar kuru mama alır, sokak kedilerini beslemeye çıkarım. (herkes mesaj kaygılı, benim ne’m eksik kujum?)
“Ortalık, son haftada olduğu gibi, büzülmemiş torba misali beyanat fırtınasına tutulunca; Müslüm Gürses'i medya maymununa çeviren medyaya da söz hakkı doğdu. Doğal olarak. Ama medya, söz hakkını kullanmakla yetinmedi. Bugün, adı Vatan olan gazetenin spor sayfasında, Beşiktaşlı futbolcuların maçtan önce toplu olarak çektirdikleri fotoğraf vardı. Sayfanın üçte ikisini kaplıyordu neredeyse. Kocaman. Ve her bir futbolcumuzun gözünde bant vardı. Hani, kocaman çıplak kadın resmini basıp, sahtekârca meme uçlarına bant koyarlardı ya. Ondan. O günlerdeki gazeteleri göremediyseniz, tecavüz edilenlerin gözlerine konan bantları görmüşsünüzdür. İşte tam da ondan! Gazeteciliğin alnına kara leke sürdüğünüz her gün için utansanıza siz! Kaptığınız köşelerinizden milletin beynini iğfal edip Türkçe'yi iğdiş ederken, oradaki resminize bant koysanıza. TV'lerde bu işi yaparken maske taksanıza mesela. Takmazsınız. Bir de poz verirsiniz üstelik. Utanmazsınız çünkü. Utanmaktan söz etmeyin bize.
Irak 'operasyonunda' kullanılacak 'kilit silahları', manşet yaparken utansanıza! Her silahın resmini ve fiyatını basarak, gazetenizin ilk sayfasını silah dergisine çevirdiğiniz için utansanıza! Sağlık haberleriniz, ilaç reklamı olduğu için; ekonomi haberleriniz holdinglerin basın bülteni olduğu için utansanıza! Dış 'haber'lerinizi, kaynak göstermeden, ABD medyasından tercüme ederek hırsızlıkla yaptığınız için, utansanıza! Hadi emeğe, fikre saygınız yok diyelim. Tercümeleri de doğru dürüst yapmadığınız için bile utanmıyorsunuz. Tercüme yapıyorum derken Türkçe cinayeti işliyorsunuz!
Siz ne utanmaz, ikiyüzlülersiniz (...) Futbolcu dövenlerin, onlara 'yamyam' diyenleri, futbolun sportmenlik özelliğini öldürenlerin kapısında kul olurken neden utanmıyorsunuz? Futbol adamı olmaları, ülkemizde misafir olmaları bir yana; sıradan bir insana 'çeribaşı', 'kasap', 'kürdanlı Arap', 'zenci', 'kazık' derken hiç utanmamıştınız. Ar damarı kalmamış medyacılar sizi. Defolun siyah ve beyaz renklerden. Bari onu kirletmeyin!"
Doğru söze şapka çıkarılır.